29 Ocak 2015 Perşembe

Ben ve Kahve Dünyası


Birkaç parça eşyayı sırt çantama koyup tatilimi geçirmek için ailemin yanına gittim cumartesi. Akşamları güzel de sabahları ev pek ıssız oluyor. Babam ve kardeşim işe gidince ev annemle bana kalıyor. İnternet ve gezilecek yer olmadığı için bol bol kitap okuyorum. Yalnızken denediğim tarifleri bir de anne evinde ailem için yapıyorum. Dün küçük ama iş görecek bir avm ye gittim . Birkaç mağaza ve market gezdikten sonra Kahve Dünyasın'da sıcak çikolata içip kitap okudum. Hay Sultan bittiği için Psikiyatrist'i okuyorum. Onun da yazısı gelecek. 

24 Ocak 2015 Cumartesi

Fİ benim neyime


Ara tatilde okuyacağım kitapları seçtiğimde Fi'yi yeni almış, çok merak ettiğim halde tatile saklamıştım. Bugün kahvaltıdan sonra biraz okudum. Kırklı sayfalara geldiğimde fi benim neyime diye kitaplığa geri koydum. Sanırım okumak için doğru zaman değil. İleride tekrardan okumayı denerim. Nuriye Çeleğen'in kaleminin tadını ve üç kitabını almış olaraktan Hay Sultan'ı okumaya karar verdim. Fi'yi okuyanlar var mı? Ya okuyup da sevenler? Yorumlarınızı paylaşsanıza :)

23 Ocak 2015 Cuma

Ben sarı seviyorum


Ben sarı seviyorum dedi. Dosya mavi. Kalem ve silgi de öyle. Yorgunluktan kamburu çıkmış, hafta sonu sınav stresi ve iş yoğunluğu yaşayan belki akşama yapacağı yemeği düşünmekten bunalmış ve dahası yarım saatlik öğle tatilini yemek yemek yerine kargo göndermek için kullanmış bir dosta söylenecek binlerce kelime varken, ben sarı severim demek de neyin nesi? Böyle davranmış kıymet bilmez kişiyi kınıyorum.


İnternetten sıkça kıyafet ve kitap alış verişi yaptığım için öğrencilerim bana kargo gelmesine alışkın. Kursun son günü olmasının verdiği sevimlilik ve şımarıklıklarla hocam bu sefer paketi birlikte açalım. Hep merak ediyoruz içindekileri dediler. Benim paketlerimi Z.Hanım mesai arkadaşlarıyla kalabalık bir grup halinde açtıkları için neden olmasın diyerek paketi onların yanında açmaya karar verdim. Masamda göremeyeceklerini düşündükleri için sınıf ortasına sıra çekilip halka oluşturdular. Artık taşan merak ve yükselen heyecan ben açmakta acele etmezsem elimden alıp onların açmasına kadar götürecekti işi. Çabucak kurdeleyi çözerken tatlı tepkiler  yavaş yavaş ortaya çıkmaya başladı. Aaa kahve de yollamış, aa çikolata da var. Kalemle silgi aynı renk. Hocam o postitlerden bize dağıtmıştınız değil mi, yerine yenisi geldi bak. Her ürün tebessümle karışık şaşkınlık nidaları eşliğinde tek tek gösterildi. Z.Hanımı görmeden çok sevdiler. Vefalı kız, ne iyi dost, ne candan arkadaş, kardeş gibi dediler. Ben yüzümde tebessümle başımı sallayıp durdum. Onların bu coşkusu hem bende hem de onlarda yer etti. 


Böyle güzellikleri yaşatan dostu aradım. Teşekkür edip paket açma törenini anlattıktan sonra ben sarı seviyorumla başlayan cümleleri kurdum. Yukarıda şiddetle kınadığım kıymet bilmezin kim olduğunu öğrendiğinize göre bu post burada biter. The End 

Hayırlı sabahlar # 8


İrmikle aram çok iyi bu aralar. Daha önce yapmadığım tatlıları deneyerek komşularıma ya da öğrencilerime ikram ediyorum. Çarşamba günü can sıkıntısıyla başlayan irmik yolculuğu bugün keyfe dönüştü. İlk olarak irmik helvası yapıp tadını beğendikten sonra komşularıma ikram etmiştim. Tencereyi yıkayıp mutfağı temizleyince başka bir irmikli tatlı yapmaya karar verdim. O da sabah grubundaki öğrencilerim için olacaktı. Hocalarının onlar için tatlı yapması çok hoşlarına gitmiş olacak ki evlerinde,arkadaş gruplarında bu tatlı ikramı konuşulur olmuş. Öğleden sonraki gruptan hafif imalı ama tatlı cümleler duymaya başladım. Ben onları ayırır ya da unutur muyum, tabi ki hayır.


Ara tatile girmeden önce son derste tatlı yiyip tatlı konuşalım diye latteli irmik tatlısı yaptım. Bu ilk yaptığıma nazaran daha başarılı. Ee latte sonuçta. Neye değse güzelleştirir. Tarif isterseniz veririm, o derece beğendim yani :) Güzel geçsin gününüz, hayırlı Cumalar  

20 Ocak 2015 Salı

Bu Böyledir / Kitap 2015 # 4


Mustafa Kutlu kitaplarının olmazsa olmazıdır derenin şırıltısı, kuşların cıvıltısı, ısıtan güneş, mis kokan çiçekler, mavi gökyüzü bazen de gri bulutlar, mezarlık ve cami. Tasvirlerini okurken suyun serinliğini hissedebilir, esen rüzgardaki çiçek kokularını duyabilirsiniz. Anlatımı tatlı, sade ve ferahlatıcı. Müstehcenlik ve cinsellikten uzakta, dinden beslenen, Kur'an'ın tesirleri görülen, içimizde, mahallemizde yaşayan, ezilen,üzülen, yoksulluk çeken ama inancını, imanını muhafaza eden ve sizi rahatsız etmeyen karakterleri okursunuz.Severek okuduğum bu kitap fiyat ve sayfa sayısı olarak çok cazip. Meraklısına duyrulur. Güzel geçsin geceniz.

19 Ocak 2015 Pazartesi

Masal Yıldızı'ndan gelenler


Dedim ki, ben bu sevimli cupcakelerle süslü pembe fincanlardan (evlendiğim zaman) eşimle kahve içemem. Bu takımı gönderdiğin gibi kahvesini de içmeye geleceksin.Kendinizi masal yıldızı yerine koyup bu cümleyi duyduğundaki o tatlı tepkiyi vermeye çalışın. Blog sayesinde tanıdığım Hukuk Fakültesi mezunu ve sıcacık gülümseyen gencecik bir arkadaştan geldi bu güzel fincan ve daha fazlası


Fotoğraflarını çekmeden paketleri açmak istemedim. Sabrım denenecek ya, makinanın bataryası bitmiş. En az 15-20 dakika bekle ki birkaç fotoğraf çekebileyim. Özenerek paketlenmiş hediyelerim önümde ve ben elimi süremiyorum. Açamıyorum bari gözümün görmediği bir yere gideyim diyerek paketleri açmayı sonraya bıraktım.

Bloglarda paylaştıklarım sayesinde beni tanımayanlar bile kırtasiye ürünlerine ve kahveye düşkünlüğümü anlayabilir. Masal yıldızı da sevdiğim için kahve, kahveyi içebileceğim fincan, yanında atıştırmalık melodinin çakıl çikolataları, şeker gibi kalemler ve renkleriyle uyumlu not defteri, bir yerlerde lavantalı sabun sevdiğimi paylaştığımı okuduğu için alınmış lavantalı sabun. Bunlar sırf ben seviyorum diye, beğeneceğimi düşündüğü, mutlu olacağıma inandığı için farklı yerlerden alınıp bir araya getirildiği, içine sevgi eklendiği için çok kıymetli ve özel. Kullanmalık değil bunlar, hatırlamalık ve sevgiyi çoğaltmalık. Her zaman iyi insanlar çıksın karşınıza/karşımıza. Masal yıldızına teşekkür ederim, arkadaşım olduğu ve beni sevdiği için.

Masal Yıldızının bloğu için TIK TIK

Bu Böyledir


Mustafa Kutlu'nun doksan sayfaya sığdırılmış yedi hikayeden oluşan Bu Böyledir'ine başladım dün gece. Birkaç sayfa okumadan uyumayayım derken dördüncü hikayeye gelmişim bile. Genelde okuduğum kitaplarda beğendiğim cümleleri işaretlemekle yetinirken, Mustafa Kutlu kitaplarını deftersiz kalemsiz başlamıyorum okumaya. Edebiyat mezunu olan üç arkadaşlarıma ne zaman Mustafa Kutlu'dan iştahla, heyecanla bahsetsem hepsi de burun kıvırıyor. Nasıl sevmezler, nasıl sevilmez o anlatım bir türlü aklım almıyor. Mustafa Kutlu benim için çok başkadır, bu böyledir.

Yoksulluk İçimizde / Mustafa Kutlu Tık Tık

18 Ocak 2015 Pazar

Lütfen Benim İçin / Kitap 2015 # 3



Yasemin Hanım konuşuyormuşçasına okudum kitabı. Yüzünde hiç eksilmeyen tebessümünü hissettirdi ve asla yükselmeyen yumuşak sesini duyurdu her kelime. Radyo ve televizyondaki konuşmalarına olan aşinalığım kitabı daha da akıcı okumamı sağladı. Okudukça bildiklerimin doğruluğunu gördüm. Zaman zaman da çok güzel fikir deyip evladım olduğunda uygulamak adına not ettim aklıma. Severek okudum ve istifade ettim. Kitapla ilgili beğenmediğim tek şey içindeki çizimler. Sözüm ona konuyla ilgili olduğu düşünülerek konulmuş çizimleri hem yetersiz hem de gereksiz buldum. Olmasa da olurmuş hani. 

Çay-Simit-Pazar ve Üsküdar


Her dem yeni doğarız, bizden kim usanası
Yunus Emre

Kahveye niyet ettik, çay düştü nasibimize. Yine mi simit diyenlere, simitten başka bir şey yemiyor musun, dışarıda yenecek başka bir şey yok mu diyenlere tek cümlelik cevabım var.  Seviyorum  :) 
Bu arada sen önce elindeki kitabı bitir diyenler için bitirdim efendim, merak buyurmayınız :)
Siz neler yaptınız, anlatsanıza 

Hayırlı sabahlar # 7


Denize ilk giren çocuk masumiyetiyle seviyorum seni
Boğulacakmışım gibi
Cemal Süreya
...

Böyle bir İstanbul sevgisiyle Üsküdar'a gidiyorum
Biraz deniz havası, biraz kahve
İyi gelir bence
Hadi benimle gelin

17 Ocak 2015 Cumartesi

Hayırlı geceler # 17


Ara tatile sayılı gün kalmışken annemlere gittiğimde okuyacağım kitapları seçtim. Tabi gidene kadar eklemeler çıkarmalar yapmam muhtemel; ama şimdilik yanımda üç kitap götürmeyi düşünüyorum. Götüreceğin kitapları düşünene kadar sen önce elindeki kitabı bitir diyenleri göreyim :)

16 Ocak 2015 Cuma

Hayırlı sabahlar # 6


Bu sabah kahvaltıda pirinç pilavı yemek istedim. Nasıl bir damak tadım ve midem var siz düşünün artık. Merak edenler için pilav yemediğimi söylemek istiyorum. Olsa yerdim de yapması zor gelince omletle idare ettim. Dün gece heyecanla son yüz sayfasını okuyup bitirdiğim ütopik roman Kuralsız'dan sonra biraz daha bilgi içerikli bir kitap seçtim.Yasemin Yalçın Aktosun'u ilk olarak radro programı ile tanımış tv programları ile sevmiştim. Anlattığı şeyleri güzel ve değerli bulunca kitabını da alıp faydalanmak istedim. Yılın üçüncü kitabı kahvaltıdan sonra okunmaya başlayacağım. Hepinize hayırlı Cumalar diliyorum, şimdiden hafta sonunuz güzel geçsin :)

Masal Yıldızı


Benim ne bir lambaya ne de içinden çıkıp üç dilek hakkı veren bir şeye ihtiyacım var. Yanımda, etrafımda bir tebessümümle elindekileri paylaşacak sevdiklerim, dostlarım olduktan sonra ne gam. Haftalar önce kırmızı renkli minik bir bantı görüp ne kadar sevimli olduğunu söylediğimi hatırlıyorum. O bant yuvarlana yuvarlana kocaman iki pakete dönüşmüş Masal Yıldızımın gönlünde. Z.Hanımın dekobantlarını paylaştığım fotoğraftan söz açılınca masal yıldızı kendi bantlarının fotoğraflarını göndermişti. O günden bugüne ne çok zaman ve ne çok duygu eklenerek geçmiş. Görmesenizde gönül bağı olan insanlar şükür vesilesi, mutluluk sebebi. Böyle güzel dostlara selam olsun. Fotoğrafı masal yıldızının sitesinden aldım hem de izinsiz :) Arkadaşlar arasında lafı bile olmaz dedim, alıverdim. Dört paket iki kişiyi mutlu etmek üzere yola çıkmış. Hani hepsini bana zannedip de gözünüzü kocaman açmayın. Gözünüze yazık diye söyledim :)

Kuralsız / Kitap 2015 # 2


Yılın ikinci kitabını 11 günde bitirdim. Sayfa sayısının fazla oluşu değil sürenin bu kadar uzamasına neden olan. Üç kitaptan oluşan bu serinin ilk kitabını üç dört ay önce okumuştum. Araya zaman girince karakterleri hatırlamakta zorluk çektim. Will kimdi?, Marcus diğer kitapta neler yapmıştı? gibilerinden ilk başlarda bocaladım. Ama zamanla onlar da kafamda oturdu. Bence bu serideki kitaplar çok ara vermeden okunmalı, yoksa benim gibi o kimdi, bu ne yapmıştı diye düşünmekten kitap bütünlüğünü sağlayamazsınız. Ve haliyle kitaba kaptıramazsınız kendinizi. Onun haricinde kitabı beğendim. Üçüncü kitabı da çok geciktirmeden okuyup seriyi tamamlamayı düşünüyorum. Film fragmanı da yayında. İnsanın iştahını kabartıyor. Ülkemizde ne zaman vizyona gireceği belli değil. Sabırsızlıkla bekliyorum. 

11 Ocak 2015 Pazar

Hayırlı sabahlar # 5


Kar gitti. Geriye kayıp düştüğüm için ağrıyan bir sol omuz, çarptığım için sızlayan bir baş ve düştüğümü söylediğimde babamın "kolun ağrır tabi , kaç kilo düştün" şeklindeki tuhaf sözleri kaldı geriye. Benim kardan adamım da böyle. Havucu dün yemeğe kattığım için pul biberle idare ettim gerisi zaten tanıdık bildik ve hatta klasik :)

Güzel geçsin gününüz

9 Ocak 2015 Cuma

Kahverengi şallı kadınlar


Simli iplikten örülmüş
Kahverengi şallı kadınlar gördüm
Yeşil hırkanın altından çıkmış
Boz renkli uzun kazak
Ayağında kağıt gibi ayakkabı
Basmadan incecik bir etekle
Elinde şeffaf bir naylon torba
Sırtı kambur, başı yerde,
kahverengi şallı kadınlar
Soğukta, sokakta, karda, kışta
Sıcacık evimin
cami merdivenlerine bakan mutfak camında
Dibi tutmasın diye karıştırdığım pudingin başında
Cami merdivenlerinde bekleyen iki kadın gördüm
Merak ya
verecekler mi diye para
baktım  camdan onlara
Cami cemaati başladı çıkmaya
Bir kişi sonra bir kişi daha
Kıpırtı yok şeffaf naylon torbada
Yaşlı bir amca
Önce sağdaki zayıf olana
Birkaç bozukluk attı torbaya
Sonra daldırdı elini tekrar
Birkaç bozukluk da diğer ablaya
Ayrım yapılmaz ya kardeşler arasında
Biraz sana biraz ona
Sadaka da olsa
Gönlünden kopan iki torbaya
Başka bir amca
Baktı ki iki kadın iki torba
Var mıydı acaba biraz daha bozuk para
Geri çevirmek olmazdı isteyeni
Hele ayırmak asla

8 Ocak 2015 Perşembe

Hayırlı sabahlar # 4


Dün kız kardeşimin doğum günüydü. Ben ona iyi dileklerimi yolladım o da bana kestikleri pastanın fotoğrafını. Allah bahtını açık etsin, iş hayatında başarılar ve helal kazanç nasip etsin. Kaç yaşına gelirsen gel sen hala benim, yumuk ellerinle işaret parmağımdan tutup da bakkala götürdüğüm üç yaşındaki minicik kardeşimsin. Seni seviyorum, nice güzel senelere, sağlıkla ve sevdiklerinle...

6 Ocak 2015 Salı

Defterleşme Etkinliği


Nasip... Tanışmamız için, tanış olabilmemiz için önce nasip sonra da vesile. Onca şehir içinden ve o şehirlerdeki onca insanın arasından ellerinin değdiği, emeğinin geçtiği, beğenir mi diye düşündüğün, ulaştı mı diye endişelendiğin, beğendiğimi öğrendiğinde sevindiğin ve daha pek çok duyguyu içinde barındıran nasibimize etkinlik vesile oldu. 

Paketimi alınca hemen Başak'ı aradım. Nasıl hanımefendi, nasıl cana yakın, nasıl cici bici biri anlatamam. Birbirimizi -ilk defa konuşmamıza rağmen- hiç yadırgamadık. Kantinde oturup çay içerken yapılan samimi sohbetler gibi cıvıl cıvıl, keyifle konuştuk. Rabbim hem iş hem de özel hayatında güzellikler nasip etsin kendisine. 

Baykuş desenli, kırmızı kaplı defterimin sayfa kenarları gri yaldızlı. Kullanmaya kıyılamayacak kadar güzel. Hele ponponu kaleminden iki üç kat büyük olan sarı kurdeleli kırmızı ponponlu kaleme bayıldım. Dekoratif mandallar ve renkli kağıtlar zaten şahane. Hem paketine hem de içindekilere bayıldım. Tekrar teşekkür ederim Başak. Her zaman iyiler çıksın karşına.

Sevgili Masal Yıldızına  etkinlik düzenleyip tanışmamıza vesile olduğu için teşekkür ediyorum.  

Not: Masal yıldızının bloğu için  TIK TIK.

Hayırlı sabahlar # 3


Kar tatili dediler
Ben de kitap okurken bir şeyler içeyim dedim
Hazırlanıp çıkacağım şimdi
Fırına gidip sıcak ekmek almak bahane
Karda yürümek hem de İstanbul'da şahane

4 Ocak 2015 Pazar

Hayırlı geceler # 16


Açlık Oyunları serisinin kitap versiyonunu sevmiş filmlerini kitabı tam olarak yansıtmadığından eksik bulup beğenmemiştim. Kuralsız da üçlü serinin ikinci kitabı. Birinci kitap Uyumsuz. İlk defa önce filmi izleyip sonra kitabı okudum. Filmi de kitabı da beğenince serinin diğer kitaplarını aldım. Açlık oyunlarını bayıla bayıla okuyanlara bu seriyi öneririm. Kitapyurdunun iç sayfalar kısmından birkaç sayfa okuyarak yazarın kalemi hakkında az da olsa fikir sahibi olabilirsiniz. 

3 Ocak 2015 Cumartesi

Hayırlı geceler # 15


İnternetten aldığım bu turuncu güzelliğin elime ulaşması için önce on beş gün, giymek için de havaların ısınmasını bekleyeceğim. Whatsaaptan fotoğrafını gösterdiğim bir arkadaş bana "hangi amaçla aldın bunu?" diye sordu. Sanırım ikimiz de şaşkınız.
Güzel geçsin geceniz

Böğürtlen Kışı / Kitap 2015 # 1



İsim de güzel, kapak tasarımı da. İstanbul'a kar yağmışken alınıp okunulabilir diye düşündüğüm bir kitaptı Böğürtlen Kışı. Çabucak bitirdiğim kitap, klasik Türk filmi tadında. Fakir şapşal bir kız, zengin ama sümsük bir oğlan ve gayrı meşru evlatları üzerine desem gerisini anlarsınız sanırım. Bu kitabın seveni, beğeneni, sonunda ağlayanı, günlerce etkisinde kalanı çok. Ama benim için sadece bu da yarım kalmasın diye devam ettiğim bir kitaptı. Severek takip ettiğim bir instagram kullanıcısının bu kitap ve yazarın diğer kitaplarıyla ilgili harika fotoğrafları kitabı satın almama neden olmuştu. Okumadan bilemeyeceğim ve yorum yapamayacağım için verdiğim parayı kayıp olarak görmüyorum. Zaten indirimli almıştım. Bana müsaade sevgili Sarah Jıo, başka da kitabını almam :)

1 Ocak 2015 Perşembe

Hayırlı geceler # 14


Kuşburnu kattığım yeşil çayı soğutacak kadar okumaya daldığım doğrudur. Sabah da Z.Hanım sohbetiyle soğutmuştu papatya çayımı. İki odalı ve bir başıma evimde, hava soğuk, yağmurlu ve rüzgarlıyken içemediğim sıcak çayları sabah anne evinde içerim belki. 
benzer
benzer