Bugün ^^23^^

Sizleri Kadıköy'e davet etmiştim sabah. İşiniz gücünüz, çoluğunuz çocuğunuz derken gelemediniz haliyle. Canınız sağ olsun. Yediğimden içtiğimden ikram edemem belki ama gördüklerimi paylaşabilirim.

Sabahın erken saatlerinde pırıl pırıl bir hava vardı. Otobüse bindiğimizde ise kuvvetli sağanak yağış. Bilirsiniz böyle havalarda İstanbul'un trafiğini. Biz de yarı yola kadar otobüsle gidip  metroyla devam ettik. 35-40 dakika sürecek yolu 10 dakikada almak harika.

Dışarıda kahvaltı benim için simit, peynir çay demek. Bir de bugün muhteşem üçlüye 1/2 latte pasta eşlik etti. Simit sarayında satılan bu pastayı muhakkak denemelisiniz.

Dünkü Z. Hanım # 2 yazısından sonra dostuma nazar değmesin diye bu gümüş  kolye ucunu aldım. Yanında duran 1 tl den ebatını anlayın. Dostuma kocamannn maaşallah.

Daha önce blogumda ayakkabı, çanta, dış giyim vs paylaşmadım. Ama bugün yukarıdaki fotoğrafla bunu --bir defalığına mahsus olmasını umarak-- değiştirmek istiyorum. Ayakkabımı yaz başı almış uygun çanta bulamadığım için pek kullanamamıştım. Bugün bu çantayı görünce öyle içime sindi ki. Birbirlerine ne kadar da çok yakışmışlar değil mi? Uyumlarına bayıldım. Daha güzelleri sizin olsun.

Bu paketi sırf az gramajlı kahve ve süt tozu için aldım. Z. Hanım daha önce bu setten iki tane alıp içindekileri afiyetle tüketmiş. Yalnız termos kupadan biraz şikayetçi. İçildiğinde metal tadı geldiği için kupalar kalemlik olarak değerlendirilmiş. Bilginize ...

Fotoğrafları kartpostala benzetenler için asıllarını da yayınladım

Fotoğraf programının etkisini artık sizler de görebilirsiniz.